Sevgili Grup Üyeleri “Geçmişten Günümüze Adım Adım 14 Ay” diyerek başladığım Asya-Afrika 2002-2003 turum 14 ay 22 gün sonra 11 Haziran günü öğleden önce İstanbul Haydarpaşa’da, “vukuatsız” olarak sona erdi. Gezinin tek üzücü olayı, hepinizin bildiği gibi Etiyopya’da dijital fotograf makinamın bir rütbeli asker tarafından parçalanmasıydı. Elimde olmayan bu nedenden ötürü son yol mektuplarım mecburen fotografsız oldu. Bu gezi sırasında, sizlerin de şahit olduğu ilklerden bazıları: *İlk kez bir Türk gezgin tarafından Afrika kıtası bir baştan bir başa solo olarak geçilmiş, *İlk kez bir Türk’ün böylesine uzun bir gezisi internet üzerinden takip edilmiş, *İlk kez Cape Town–İstanbul arası bir Türk gezgin tarafından karadan solo ve kesintisiz olarak geçilmiş oldu. Daha önceden örneklerini gördüğümüz gibi, bu uzun yolculuğu medyaya satmayı ve tüm gezi masraflarımı bir basın sponsoru desteğiyle karşılamayı ilk baştan beri hiç düşünmedim. Ama bu geziyi bir şekilde Türk insanıyla paylaşabilmeyi de çok istedim. Bunu bir menfaat gütmeksizin nasıl yapabileceğimi araştırırken www.FarukBudak.com ‘u açma fikri ve sevgili gezgin dostum Mustafa Doğru’dan esinlenerek tüm geziyi yol mektupları ile paylaşma düşüncesi ortaya çıktı. Kafamdakilerin ingilizce karşılığını öğrenmek için de Hindistan’ın güneyinde bir yerlerdeki Amma’nın ashramına gitmem gerekiyormuş. “Selfless service” denen, karşılık, menfaat beklemeksizin yapılan şeyler anlamında olan bu sözü zaten en baştan beri ilke edinmiş olarak işe başlamıştım. “bunu nasıl paylaşabilirim?” sorusuna cevap ararken işin içine laptop, dijital fotograf makinası, web sitesi gibi şeyler girince, fatura hem maddi açıdan, hem de yolda taşımam gereken yükün ağırlığı bakımından oldukça büyüdü ama herşey paylaşmak adına yapıldığı için bir şekilde herşeyin üstesinden gelindi. Evet dostlar gezi bitti. Dolayısıyla www.groups.yahoo.com/group/gezginfb adresinde göreceğiniz gibi, yaklaşık 1200 üyeli gezginFB grubumuzun da bir şekilde sonu geldi diye düşünüp gruptan ayrılmak isteyebilirsiniz ama, müsaadenizle ben de bizim tvciler gibi “bizden ayrılmayın” demek istiyorum. Ünlü bir film yönetmeninin “ben filmi kafamda çektim, bitirdim, şimdi sıra bunu başkaları için çekmede” şeklinde beğendiğim bir sözü vardır. Ben, zaten bu yerleri gezdim, gördüm, ama şimdi bunları sizlerle paylaşma zamanı. Gezinin bir şekilde Türk insanına aktarılması çerçevesinde yapılacak slayt gösterileri, gezi kitaplarının hazırlık aşamaları, yeni projeler ve verilmiş sözlerden dolayı şu anda açıklayamadığım, ama zamanı geldiğinde duyuracağım, aslında sizin de bir Türk olarak gurur duyacağınız önemli birkaç detaydan haberdar olabilmeniz için bence grupta kalın. Bunlardan bir tanesi -çok kısaca- içimizden birinin Afrika’nın en zorlu köşelerinden bir yerde, belki de Rahibe Teresa’dan çok daha önemli şeyler yapıyor olduğu... Ben, özellikle bu gruba katılarak beni desteklemiş olan, tanıdığım ya da tanımadığım 1200 insana en içten dileklerimle teşekkür etmek istiyorum. Arkamda her an sizlerin varlığını hissetmem, bana bu uzun ve zorlu yolculukta büyük bir motivasyon sağladı. Hepinize en içten SONSUZ TEŞEKKÜRLER... (gruba katılmayıp ta bu mektubu almış olanlara da teşekkürler). Tamamen kendim finanse ettiğim bu uzun yolculuğun, benim için çok yüksek bir rakam olan sağlık ve kaza sigortasını ücretsiz olarak yapan AxaOyak Sigorta’ya, manevi desteği için Eski Kültür Bakanımız İstemihan Talay’a ve yolda karşılaştığım sorunları aşmada bana yardımcı olan tüm Dışişleri Bakanlığı personeline bir kez daha içten teşekkürler. Evet dostlar, Bilemiyorum 39 yol mektubu ve fotograflar geziyi yoldan sizlerle paylaşım açısından yeterli oldu mu? Şimdi yazma sırası sizde. Şayet içinizden geliyorsa gezi sırasında yaptıklarım, yapamadıklarım, yorumlarınız, eleştirileriniz, ilerisi için önerilerinizi bekliyorum... Yeni coğrafyalarda tekrar buluşmak üzere sevgiyle ve sevgimle kalın. Faruk BUDAK
|